Sunday, October 13, 2013

ON YARGILARIMIZ



   Bugun aslinda kurban bayrami ile ilgili birseyler yazmak istiyordum ama bayramla ilgili yazicak cok birseyim yok size anilarimi anlatip eski guzel gunleri yad edebilirim   ya da annemin eline satir takimini alip balkonda nasil kasapliga soyunduguyla ilgili gibi komik anlarimizi da anlatabilirim ama  bosverin benim anlatmak istedigim seyler bambaska zaten yasi yirmilerde olanlar bile nerede o eski bayramlar diyor  bari ben klasiklesmis laflar
etmiyim.    
   Gecen persembe beyimin sohbet grubu misafirimizdi  sohbetten sonra ki yemek fasli, ana yemek cay ve meyve dahil  olmak uzere toplam 30 dk surdu.Yarim saatte yemeklerini yemis cay icmis meyvelerini bitirmis evlerinin yolunu tutmak uzere yola koyulmuslardi ne dusundugnuzu biliyorum ikram az degildi :) sonra aklima soyle bir dusunce geldi gelen misafirler kadin olsaydi sadece ana yemek fasli yarim saat surerdi :) diyerek kendi kendime guldum.Yanlis anlasilmasin yani bana gelip cok oturduk diyip on dakika sonra kalkmaniza gerek yok:))) Anlatmak istedigim sey biz kadin milleti ne  kadar cok konusuyoruz:) cok konustukca bos konusmaya,dedikoduya,giybete,suizanlara kayip daha da cok konusmaya devam ediyoruz.
   Hadi cuvaldizi ilk once kendime batirayim cocuklugumdan beri sohbetlerin icinde buyudum o kadar cok yalan soylemenin,dedikodu,giybet yapmanin kotuluguyle ilgili sey duydum ki yalan soylemekten ve dedikodudan azami sekilde uzak durmaya calistim giybet ediyorsam farkettigim anda kendimi susturmaya calistim (kendimle ovunmeyeyim bu bir ibadete basladiktan sonra onu terkedememek gibi birsey birnevi aliskanlik sanki) Ama suizan meselesini pek halledebilmis degilim maalesef insan kendini susturabiliyor ama dusuncelerini durdurmak gercekten zor bir is.Bundan yillar once birisi hakkinda ciddi on yargilarim vardi kendisiyle oturup konusmuslugum tanismisligim yoktu  benim gibi dusunen arkadaslarimla o kisi hakkinda bolca atip tutmuslugmuz olmus giybetin alasini yapmistik sonra bir gun onunla tanistik ayni masada oturup muhabbetler ettik farkina vardim ki dusunduklerimizle yargilarimizla kizin uzaktan yakindan alakasi yoktu belki biraz vardir ama herkesin tarzina burnumuzu sokmak bizim de haddimize degildi ona bakilirsa.
   Evliyalarin,buyuklerin,ermislerin hayat hikayelerinde buna dair bolca ornek vardir mesela SEMS TEBRIZI bir gun MEVLANA'YI sinava tabi tutar birahaneden kendisine bir sarap testi si getirmesini ister vakit ogle vaktidir herkes disardadir sirtinda sarap testi sini tasiyan mevlanayi goren halk galeyana gelir herkes soylenmekte mevlanaya sovmektedir onu takip ederler mevlana dergahina gelir testiyi tebrizinin onune birakir tebrizi halka soyle seslenir mevlana bu sinavi gecti ama siz kaybettiniz der ve testiyi dokmeye baslar akan sadece suttur!
BU olay aslinda mevlanin sinavidir tebrizi onu baskalarinin hakkinda ki dusuncelerini onemsememesi hakkinda sinava tabi tutmustur ama mevlanayi sevip sayanlar onu buyuk bir alim oldugnu bile bile mevlana hakkinda ileri geri konusup sinavi kaybetmislerdir.Bizlerde bildigmiz bilmedigmiz olaylar hakkinda ne kadar cok konusup atip tutuyoruz degil mi halbuki o konustugmuz olayin bambaska halleri olabilir,o giybetini ettigmiz kisi belki kotu huylari olmasina ragmen yasadigi bir olayda hakli olan taraf olabilir.Hadisi serifte soyle buyuruluyor:Suizan etmeyin. Suizan, yanlış karar vermeye sebep olur. İnsanların gizli şeylerini araştırmayın, kusurlarını görmeyin, münakaşa, haset ve düşmanlık etmeyin, birbirinizi kardeş gibi sevin, çekiştirmeyin. Müslüman Müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez, yardım eder. Onu, kendinden aşağı görmez.) [Buhari, Müslim] Ahh biz ne kadar da cok konusuyoruz  birbirimizi ne kadar cok cekistiriyoruz .PEYGAMBER EFENDIMIZ SAV ne kadar guzel soylemis musluman muslumanin kardesidir diye sanirim olaya boyle bakabilirsek birbirimize hased etmez kardes gibi gorebilirsek belki de icimiz de ki karanlik yerini nur'a birakir.
   Bu konudan bahsetmisken sevgili  diger annemden (kayinvalidemden) bahsetmezsem olmaz hayatimda onun kadar husnu zan eden bir baskasini gormedim sanirim insanlar bunu naiflik olarak goruyor  ama boyle olabilmek icin bence yuce bir gonul sevgiyle dolu kalp gercek manasiyla iyi bir insan olmak gerekiyor.Bende bir gun onun gibi suizanlarindan arinmis husnu zan ile dolmus, yuce bir gonle sahip, iyi bir insan olmak isterim varsin gonulleri karanlikta kalanlar bunu naiflik olarak gorsun.
   Aslinda bu bir bayram yazisi olmaliydi komik anilardan bahsetmeliydim belki de ama dedem vefat ettiginden beri bayramlar benim icin sadece huzundur beni heyecanlandiran tek sey ise yarin bayram tekbirlerinin basliyacak olmasi burada mahellemizde ki camilerin hoporlerinden duydugmuz tekbirlere  evimizde eslik edebiliyoruz darisi sesi yuksek diye rahatsiz olup ezanin sesini kistiran canim ulkeme nasip olsun.Simdiden buyuklerimin ellerinden kucuklerin gozlerin operim bayraminiz mubarek misafirleriniz bol olsun.
  

Thursday, September 26, 2013

BİZİM ZAMANIMIZDA ...

   BİZİM ZAMANIMIZDA ...
   
    En sevmedigim ama cok kullanmaya basladigim bir cumle var.Siklikla her aile bireyinden duydugum bir cumle oyle ki soylemeyeni dövüyolarmis:) "Bizim zamanimiz da" Misal annem siklikla "bizim zamanimiz da kakali bezleri elimizde yikar kaynatirdik, bizim zamanimiz da boyle kolayliklar yoktu der" Haklidir da benim fedakar anacim. Onlarin zamaninda iyi ki dogmamisim diyorum, ben yusufun cismi kucuk kokusu dunyalara bedel:))) kakali bezini degistirip cope atana kadar midem sekilden sekile giriyor cunku.Peki bu kadar kolayliklar varken biz yeni nesil anneler niye bu kadar sabirsizis.
    Yeni nesil anneler derken genelleme yapmiyayim benim bahsettigim yetmislerin sonu seksenli yillar da dogan akraba arkadas cevrem.Bir de yine bu yaslarda olan internette takip ettiğim bloger anneler.Farkettim ki annelerimiz o yillar da zorluklarla bizleri buyuturken biz ise cok rahat buyumusuz.Annelerimiz bes alti cocugu dusunmeden dogurup buyuturken biz lohusa depresyonuna girip ikinci cocuk sendromuna yakalaniyoruz.Sorunun bir kismida belki de budur cok okuyup cok mu dusunuyoruz acaba 
Suphesiz annem ilk cocugunu dogurmadan once cocuk gelismiyle ilgili kitaplar okumamistir hatta o donem de oyle bir kitap yayinlanmamistir bile.Gunumuzde ise hem  cocuk gelisim kitaplari hem de internet var.Ne kadar internetle hasir nesirsiniz bilemem ama  internet ortaminda 'internet anneleri' diye bir olgu var.Hemen hemen hepsinin blogu vardir ve deneyimlerini paylasirlar.Bilmem su yabancı yazarin kitabinda yeni doganin aglamasiyla ilgili soyle yapin yaziyor karni toksa bezi temizse gazi yoksa birakin aglasin, bir baska yazar bu teknigin cok yanlis oldugnu soylemiste falan da filan anliycagniz teknikler hava da ucusuyor isinize geliyorsa kapin bir tane:)) Isin asli cocuk gelisimiyle ilgili tek bir kitap okumadim nette yazilanlara guldum gectim.Bu tur kitaplar da genellikle genelleme yapilir cocugnuz o genellemeye girmiyorsa ne yapilir bunu yazmamislar mesela:)
      Ben iki yas civarinda iki yas sendromuna girdim mi onu cok merak ediyorum iste cunku yusuf yaklasik bir bucuk yasindan beri bu sendromun pencesinde ozellikle son zamanlarda krizlerimiz artarak devam ediyor.Anneme sorsam bizim zamanimiz da yoktu oyle seyler der:) yoktur tabii o zamanlar tip dunyasi h.i.v yi daha yeni yeni ogreniyordu nerden bilcekler iki yas sendromunu olsa olsa sizin cocuk fazla simarik derlerdi herhalde:) Buyuklerimize gore iki yas sendromu yoktur hastalaninca huy degistiren cocuk vardir.Son olarak Stephen hawking soyle  buyurmus olumsuzluk varmis gunumuz teknolojosinde bunu bulmak zormushih ac bir kuran oku hemen bulursun diyip birde soru sormak istiyorum su denklemi bi cozuver canim a65+b80ise y=?(soru su annenin(a65) inat orani yuzde 65 babanin(b80) inat orani yuzde seksen ise yusufun(y) inat orani kactir:))))hadi canim o super sonik aklini boyle seylere calistirda bir ise yarasin
   Buyuklerimizle cekistigmiz konulardan biri de yemek mevzusu.Yusufun istahi iyidir  yemek yedirirken beni cok yormaz.Benim mentalitem de eger 'acsa yerdir' bir iki israr ederim yemezse daha da yok sana derim.Yazin turkiye seyahatinde yusufun yine dis cikarasi tuttu (gerci ortada dis mis yok her türlü belirtisi var ama dis yok ) haliyle yiyip icmesi bayagi bir azaldi annem dertlendi tabii cocuk yemeden icmeden kesildi diye bana goreyse sadece az yiyordu:) az yiyordu yemesine de seker tuketimi oldukca iyiydi ama yabani yusufa kendini sevdirmek isteyen eline bir seker bir cikolata tutusturuyodu sorun bu degildi sorun kendini sevdirmek isteyen cok insan vardi cok insan=cok aburcubur ;( o kadar aburcubur yemeye baslamisti ki artık ciddi ciddi onune 'lütfen bana seker vermeyin' yazacaktım.Cocugum hic seker tuketmesin diyenlerden değilim ama ne hasiriya kacmamak sartiyla yiyebilir tabii ama hiçbir yarari olmayan bir se yi yemeye baslamasi ne kadar gec olursa o kadar iyidir bence biz bayagi bir erken basladik (armut dibine dusermis:)  ama oldukcada az yedirmeye çalışıyorum.Cikolata falan hadi neysede bir de gazoz meselesi var maalesef.Bana kalsa bir yudum dahi tadina bakmasina istemezdim ama henuz cok kucukken  bir yudumdan bir sey olmazla baslayan sey simdi bagimliliga donustu:( Eve arada bir girer gazoz o yuzden iyi idare ediyoruz ama gittigimiz herhangi bir yerde gordugu an tutturuyor gecistirmeye calisiyorum ama krize girmisse de bardagin coguna su doldurup azicik da gazoz koyuyorum simdilik yutuyor;) buyuyunce ne yapariz artik bilmiyorum.Gazoz meselesine niye bu kadar takiksin demeyin icinde bilmem kac tane kesme seker olan, asitli, gecen yillarda hepsinin icinde az miktarda alkol oldugu kanitlanan sadece kilo aldirmaya yarayan ama sayisiz zarari olan bir seyi  ne kendim ne de cocugma icirmek istemiyorum.Alkol meselesi de kesin bilgidir hatta ulker firmasina bu durumu sorduklarinda red etmeyip meyvelerdede bu kadar alkolun olduguyla ilgili komik bir aciklama yapmislardi eee ozaman ne yapiyoruz canimiz az biraz alkol cektiginde meyve yiyoruz tövbeeee:)))
     Yusuf okul yasina geldiginde okulda ne yiyip ictigini bilemeyecegim ama o zamana kadar edindigi yeme aliskanliklari  cok abur cubur yedi mi acaba endisesini ortadan kaldiracaktir belki de.Yanlis anlasilmasin cocuk  hic seker cikolata yememeli diyenlerden degilim aksine cikolata yemeyen bir cocuk bana tuhaf gelir.Ama her istediginde,her simartilmak istendiginde,her sart kosuldugunda  yemeli midir? bence hayir ama bazen annenin disinda ki herkese gore evet mesela farazi olarak bir sey anlatayim farazi ama sanirim herkesin basina gelen bir seydir..Mesela bir gezmedeyizdir yusuf oldukca tatli ve turevlerini tuketmistir ve daha fazlasini istiyodur (ben bu yasima gelmis bir anne olarak tatli yeme durtumu kontrol altina alamamisken cocuk nasil alsin:)) ben daha fazla yememesi icin elimden geleni yapmaya calisirken bir tanidik "olsun canim bir taneden birsey olmaz diyip  annenin aslinda bugun cok yedi demesine  ve huzunlu bakislarina aldiris etmeden hoop cocugun midesine inmesine izin vermistir  cocugun.Aman canim ne olcak ve annenin oteritesi biyuuuvvvvv yerlerde  topla toplayabilirsen:) Bir de tv meselesi var ki evlere senlik segretmese bin dert segretmese yuzbin
   Ben zamanin da asiri derecede tv segredrdim cocuklugumdan evlenene kadar neredeyse bildigin tv bagimlisiydim  ablamlar benden yasca buyuktu kader aglarini orup onlar yirmilerine bile gelmeden evlenince ben evin tek cocugu olarak buyudum oyna oyna nereye kadar tv yalnizligmin ve can sikintisinin en iyi ilaciydi.
Simdi ise tv pek sevmem evime girsin istemem aile iliskilerini bozan,bize her seyi normalmis gibi sunan sokakta on bes yasinda ki cocuklarin opusmelerini pek tuhaf karsilamiyoruz artik dimi! o pek sevimli cizgi film karakterlerinin aslinda  cocugumuzun beynini subliminal mesajlarla dolduran karakterler oldugnu bilirken eve tv sokmak pekte akil isi degil bence.Yusuf henuz bir bucuk yasindayken bir halt yedim ona bilgisayardan pepe actim pepede subliminal mesajlar yoktur zannimca cokta ogretici bir cizgi film yusufun soyledigi kelimelerin cogu pepedendir mesela hani ne yalan soyliyim cok ta rahat ettim aslinda ama Ama oyucaklariyla oynamayi birakti pepe segrederken tepki vermeyi bile birakti verdigi tek tepkiyi kapatica aglama krizi olarak aliyorduk.Acikcasi korktum ilk once azaltmaya basladim haftada bir gun segrediyordu simdi hic acmiyoruz uzun araba yolculuklarinin disinda.Tableti dolabin icine laptopu cantasinin icinden cikarmiyoruz  olan bana da oldu yani:) ama alisti artik tablet hala dolabin icinde  laptopu ise cantasindan cikarabiliyoruz:) arada bir kucuk kacamaklarimiz olmuyor da degil yani
.Simdilik duzenumiz boyle evde  benim kurallarim geciyor sozumu dinledigi hadi dogru soyliyim dinlemek zorunda! kaldigi yasta elinden birsey gelmiyor henuz.Ileride ne yapariz onu bilmiyorum hic segrettirmem gibi buyuk laflarda etmek istemiyorum bana kalsa kitap okumayi sevsin hayal gucu oyle gelissin ne varsa kitaplardan ogrensin ama bu sanirim cok hayali bir sey.Burda en buyuk gorev de bana dusuyor sanirim elime daha az telefonu alir daha az internete bakarsam  butun bunlarin yerine elime daha cok kitap daha cok kuran alirsam inaniyorum ki yusuf ta kitap okumayi bilgisayara tercih edicek.Ama en buyuk promlemde bu degil mi kendi rahatimizi bozmak  o bilgisayar da oynarken yemek yapmak dizi segretmek misafirlikte oturmak daha kolay kolay olani mi zor olani mi secmek lazim iste o da sizin tercihiniz.
    Uzmanlara gore bu sene yurumeye baslayan cocuga ayakkabi  giydirilmelimidir yoksa giydirilmemelimidir inanin hic bilmiyorum ben giydirmedim zararini da gormedim en azindan henuz.Annemlerin okudugu gazatede saglik kosesi var  yusuf bebekken her gun konustugmuz konular arasinda soyle muhabbetler oluyordu; ahsen sakin corbasina tuz koyma,aslinda pirinc unundan muhallebi zararliymis bir yasina kadar seker verme demir ilacini aliyormu,guneslesleniyrmu...anliycagniz benim annem cocuk yetistirme konusunda gunumuzde ki uzmanlara oldukca guveniyor.Bende oyle ama yuzde yuz degil bir yasina kadar corbasina tuz katmadim ama geceleri muhallebi yedirdim.Gunumuz uzmanlari bence biraz saskin biraz da fazla kibirli  hatirlarsaniz bundan bir kac yil oncesine kadar sakin haaa sokaklarda satilan pastaruze edilmemis sut icirmeyin diyolardi simdi uzun omurlu kutu sutlerden uzak durun diyolar, yogurdu evinizde mayalayin ekmeginizi kendiniz yapin diyorlar,uc yasin altinda li cocuklara kesinlikle tv segrettirmeyin diyorlar ayakkabi mevzusunda kim ne diyor emin degilim sanirim bu sene giyilmemesinden yanalar seneye Allah kerim:) Genellilkle birbirleriyle celisiyorlar bu uzmanlar biri yap diyor biri yapma  devreye tecrubeli buyukler giriyor.
     Sonuc olarak cocuk yetistirmek zor zanaat ortada cok buyuk bir bilgi ve bilgi kirliligi var.her seyi doktor bilir artik sizin zamaniniz da yasamiyoruz demek buyuklere cok buyuk haksizlik olur ama su bir gercek ki gunumuz de yedigimiz, giydigmiz,hatta soludugmuz hava eskisi gibi degil her sey yapay, hormonlu, zehirli hemen hemen herseyin icinde dogal olmayan seyler mevcut.Belki de en iyisi annemizin anane babanelerimizin tecrubesiyle doktorlarin bilgisini harmanlamaktir.
Eskiden var olan zorluklari simdi yasamasakta Teknoliji gelisip bezleri kullanip atsak da annelik  yeni zorluklara her daim gebe eskiden cocuklari sokaktan eve sokabilmek bir dertken simdi bilgisayar basindan kaldirip sokaga cikarmak bir dert.Eskiden mi daha zordu simdi bilemem Annelik; ucretsiz karsiliksiz hicbitmeyen her zaman bir meslek degerini ucretsiz karsiliksiz hicbitmeden her zaman bilebilmek dilegiyle sevgiler
   

Monday, September 16, 2013

Bir Yaz Masali Agustos Bocegi Ve Karinca

  Hani bir masal vardi ya bilmem hatirlarmisiniz.Agustos bocegi ile karincanin hikayesi karinca butun yaz calisip cabalar kis icin hazirlik yapardi, agustos bocegi ise yiyip icer keyfini cikarirdi yazin hah iste o agustos bocegi benim:))Annemde kisin kapisini caldigim karincam benim:) evlendikten daha dogrusu yusuftan sonra isin asli biraz degisti ruhumun derinliklerinde hala agustos bocegiyim icine karinca kacmis bir agustos bocegi!:)) size durumumu soyle aciklayayim.
  Hayatimi cocuktan once ( ç.ö) ve cocuktan sonra (ç.s)diye ikiye ayiranlardanim.(hem de daha bir tane cocuktan sonra iki uc tane olsa kim bilir ne diye ayiririm:)) Cocuktan once daha dogrusu bekarken  her yaz bir koy rituelimiz vardir genelde temmuzun ilk haftasi gider okullarin acilmasina yakin annemler beni ablama gonderir onlar daha sonra gelirlerdi velhasil tatilin hakkini doya doya cikarirdim kahvaltidan sonra sallamasyon bir ev supurmesiyle gunluk islerimi! bitirir;) solugu kuzenlerim ve arkadaslarla denizde alirdim sonrasi efendim aksam yemegi arkadaslarla disarlarda bisikletlerle gezmeler, basketbol oynamalar, sahilde ates yakmalar ve gecenin sonunda namaz kilip hoooppp cumburlop yatak:))  ohhh keyfim keyifti anliycagniz.
  Simdi bir de  cocuktan sonra ki kismina bakalim.Her sene on bes gun tatilimiz var oyle mi boyle mi derken tatili ramazan sonrasina biraktik hazir yaz da bitmemisken koye gidelim istedim.Icine karinca kacmis agustos boceginin en zorlandigi seylerden biri de ev kapamak neyse ki bu sefer cok zorlanmadim sanirim ramazan boyunca beraber oldugmuz annemlerin bizden bir kac gun once istanbula donmus olmasiydi anne demek ter temiz bir ev demek bak temiz demiyorum "ter temiz"  diyorum dikkatiniz cekiyorum:)) neyse efendim zaten temiz olan evin uzerinden bir kere daha gecmek kolay oldu ve az esya politakama sadik k aldigim icin kolayca toparlandim.
  Bu sene ki ucak yolculugumuz sanirim en yorucu olandi, onceki senelerde hep gece yolculugu yapmistik yusufu sallayip uyutuyodum gayet guzelde uyuyordu taa ki bu seneye kadar.Ucagimiz tabiri yerindeyse nuh nebiden kalmaydi  koltuklarin kollarini bir turlu kaldiramadik  yusufu salliyamadim dolayisiyla yusuf uyumadi bana cok uzun sure gelen aslinda yarim saat,kirkbes dk suren uyutma mucadelesi nihatetinde uykuyla son buldu.Uc bucuk saat suren yolculukta kirk dk aslinda cok cok iyi bir sure ama butun toplu tasima araclari beni feci sekilde tutuyor bir de uykusuzluk var dahasi kucucuk bir alan iste bu sebeple yusufun uykuya dalmasi bana cok uzun bir sure gibi geldi iyi tarafindan bakarsak hic uyuyamiyabilirdide (nankormuyum neyim)
  Bir gun istanbulda kaldiktan sonra ertesi sabah koy yolculugmuz basladi beni en cok korkutan şeylerden biriside yusufla uzun sureli araba yolculuguydu cunku yusuf arabada hicbir sekilde durmuyor anca eline tablet vericen pepe segredicek sakin birsekilde durmasinin tek yolu bu maalesef.Olabilcegi kadar eline tablet vermemeye calistim taa kii bolu tuneline kadar bolu tunelinde bir de heyecan yasadik arabanin biri feci sekilde yaniyordu arabanin sondurulmesi zaman aldi ve yusuf pepesine kavusmus oldu.Pepesiyle sakinleyen yusufu pek tabii araba tuttu ve cok sukur kendi istegiyle uykuya daldi fakat uyumasi cok da vakitsiz oldu cunku biz gezmek icin abanta girmistik yusufun sevdigi butun hayvanat orada mevcuttu kediler kopekler atlar inekler benim pasa oglum hicbirisini goremeyip arabada uyumayi tercih etti:)
  Koyde ki gunlerimiz annem, teyzem, ablalarim, canim yigenlerim ve kalabalik ailemiz sayesinde oldukca rahat gecti tek keyfimizi kaciran her turkiye seyahatinde dis cikarmayi adet edinen yusufun az yemek yemesiydi:) Gerci ben pek  takmadim ama sadece corba makarna pilav elma dortlusunden baska bir sey yemeyen yusufu gördükçe annem cok dertlendi ahh yavrum yemeden kesildi cocuk hiçbişey yemiyo deyip durdu teselliler de cok hostu ama "bosver anane depodan harcar" :)))
  Bir su kusu olan ve deliler gibi deniz seven ben ve benim kadar suyu seven yusufu denize alistirmak kolay olmadi deniz hafif dalgali su da biraz serin olunca bizim kerata denizi pek sevmedi taa ki sonuncu gune kadar zaten bu bir klasiktir cocuk alisincaya kadar o seyin sonu gelir.Deniz disinda ise yusufun keyfine diyecek yoktu apartmanimizin bahcesinde ki kaykay ve salincak ona yettide artti bile bir de esten dosttan gelen sekerler cikolatalar ohh ondan iyisi yoktu ama bir ara o kadar sekerli sey tüketti ki onune lütfen bana seker vermeyin yazip igneyle tutturasim geldi (bu da ayri bir yazi konusu olur)
   On bir gun koyde kaldiktan sonra kisalan gunlerimiz yuzunden ist donus yaptik.Eylulun gelmesiyle az biraz sicakligin dusmesi gezme tozma es dost ziyateriyle istanbul gunlerimiz de cok guzel gecti gonul isterdi ki daha cok kalalim daha cok gezelim daha cok sevdiklerimizle vakit gecirelim ama her guzel seyin sonu oldugu gibi guzel tatilimiz de son buldu ve guzel medinemize geri donduk.
  Kendi adima konusacak olursam elbette bakarlikta yasadigim rahat tatilleri bir daha yasiyamam belki ama bu tatilde de ozellikle annem ve teyzem sayesinde oldukca rahat ve eglenceli gecirdim.Ve bu tatil hayatimin en guzel tatiliydi bunda ki en buyuk etkense sevgili beyim ve canim oglumun hayatimda var oluslariydi sanirim.Onlarsiz hayat hep biraz eksik hep biraz yarim Allah yokluklarini gostermesin.Son olarak da  koyde ki  son gununde usenmeyip bizi botla gezdiren sevgili yigenim cemale ve ucaga binecegmiz gunbutun o telasenin icerisinde bize tekne turu yaptiran enistem ve ablama cok tesekkurederim;)

Dedigim gibi hayatimin en guzel tatiliydi Allah seneye daha uzun sureli tekrarini nasip etsin.Umarim bu tatil yazisini keyif alarak okursunuz bon voyage:)

 
 
Cocuktan once ben

_Sabah on bucukta anne tarafindan zorunlu olarak uyandirilir
_Oglen kitap keyfinden sonra saat uc sularinda denize gidilir
_denizde arkadaslar la oldukca uzaga yuzulur
_ikindi balkonda cay keyfi
_yatsidan sonra keyfe gore liman gidilir
_eve gec saatte donulur namazdan sonra gece bir sularinda yatilir

Cocuktan sonra ben
_sabah yedide en gec sekizde  zorla yusuf! taragindan uyandiriilir;)
Oglen yusufun uyanmasi beklenir yaklasik oglen uc sularinda denize gidilir
_denizde cok uzaga yuzulmez ayaklar yerden kesildi mi yeterdir artik anayimdir
_ikindi balkonda cay keyfi yaparken asagida ki yavrus izlenir
_yatsidan sonra gozler zor acilmaktadir limana gidicek takat kalmamistir namazdan sonra en gec on bucukta ozlemle yataga girilir:)))

Tuesday, June 4, 2013

Gurbette yasamak&dugun

   Medine de yasamanin bir suru guzelligini anlatabilirim size belki de duzgun ifade edemem eminim burda yasamakla ilgili hayalleriniz benim anlatimimdan cok daha guzeldir ve emin olun yasamak ta hayallerden daha guzel.Ama Zorluklari ve dezavantajlari da var onlari anlatayim istedim bugun.
  En zoru ailenizden uzaktasinizdir mesela sevinclerinizi uzuntulerinizi uzaktan uzaga yasarsiniz.Aileye yeni gelen bir bebege yabancisinizdir (kendi yigeninizde olsa) ama uzakta ki teyze olmak her zaman havalidir :) kuzenlerinizin dogumlarinda uzaktasinizdir resimlerden sever buyumelerine uzaktan uzaga sahit olursunuz aile bulusmalarinda yoksunuzdur tabii skype niz varsa o baska:) yigenlerinizin dugunlerine katilamazsiniz en cok olmak istedigniz yer orasidir ama onun yerine  evde yaz temizligne baslarsiniz.Yazinin bundan sonrasi sevgili yigenim busra ya..
    Ne zaman bu kadar cabuk buyuduk bilmiyorum ama cok kucuk olmama ragmen dogdugun zamani hatirliyorum eve geldigin zamani  ablama yardimci olmak icin annemle sizde kaldigmiz zamani kesik kesik anilar ama hatirliyorum.Derler ki teyze annenin yarisidir oyle de bence degisik bisey herseyden cok korumak istedigin annen kadar olamasa da bi o kadar sevdigin beraber buyudugun busram  zamanin ne kadar cabuk gectigni evlenebilecek kadar buyudugnu anlamamizi saglayan gun bugunmus megersem.
  Bugun guzel bir gun bizim ailemizin guzeller guzeli, afrosu,mahosu (bayan herseye muhalifi:)) umarim hayatinin geri kalan kismi bugunku gibi guzel olur.Orada olmayi herseyden cok isterdim gonul isterdi ki guzel gozlerinin icine bakip sarilarak mutluluk goz yaslarini akitmak ama kismet degilmis biz hep "herseyde bir hayir vardir" diyerek buyuduk icim buruk olsada vardir herseyde bir hayir diyorum.
   Bugun den sonra hayat bir nevi yeniden basliyor mutlu huzurlu olmak senin ellerinde ne demis buyuklerimiz "yuvayi disi kus yapar" haddim olmayarak bende bu lafin altina imzami atarim:)) daha fazla lafi unutmayayim geri kalan hayatinda hep cok mutlu ol, hep gul Allaha emanet ol.
   Butun bu uzakliga ozleme ragmen medine de yasamak cok guzel.

(Dugunden resim gonderen herkese cok tesekkurler)

Monday, January 21, 2013

meslegim ev hanimi

Herkesin kucukken bir hayali vardir ya iste benimkisi de doktor olmakti.Sanirim bu hayalin baslangic noktasi ilk okul yillarima dayanir.Hatirliyorum da  Ilkokul ogretmenimiz bize bir gun bir soru sordu 'buyuyunce ne olmak istiyorsunuz?' kimi ogretmen olmak istiyordu kimi avukat ben doktor olmak istiyordum cunku gittigim cocuk doktorunun muayeasi  tam bana goreydi renkli,  civil civil, bir suru oyuncak:))) Birde ozamanlar trt de bir program vardi "911" cok severdim o programi. Hatta kendimi o kadar kaptirmistim ki acil bir durum olursa 911 ariyacagmi zannederdim sonra bir baktim bizim telefon uluslararasina kapali:)))) Peki nasil olduda ev hanimi oldum size onu anlatayim simdi.
  Ben hic bir zaman caliskan bir talebe olmadim liseye geldigimde baktim ki benim beynim sozel agirlikli ee hirs  yapip calisip tibbi kazanayim diye bir derdim de yok dedim neyse ben en iyisi arkeolog olayim tarihe de merakliyim zaten sonraaa vazgectim uluslararasi iliskiler mi okusam edebiyat okuyup yazar mi olsam diye dusunrken bir baktim butun bunlar icin ders calismak lazim sonra dedim kendime   amaan arkadaslarla takilip eglenmek varken kim ders calisir kii :)) Tam olarak boyle olmadi tabii okudugmuz yillar zor yillardi simdi medyada gordugmuz biz sucsusuz diye bagiranlar o zamanlar bize zulmetmekle ugrasiyordu.Ecevit birak universteye girmek acaba liseyi bitirebilcekmiyiz diye dusunduruyordu daha cok.Bununla kalmayip ayni zamanda bir de "siz imam hatiplisiniz ya imam olun ya hatip" diyerek butun hayallerimizi suya dusurdu.Sahsen benim ne tipim ne de cinsiyetim imamlik icin musait degildi:)) ee hatiplikte serde yok boylece  benim  bir bahanem oldu ders calismamak icin nasil olsa universteye giremeyecektim cunku. Muhtemelen butun bunlar yasanmasaydi bile  universteye giremeyecektim ama bunun din dusmani insanlar tarafindan zorla dikte ettirilmesi oldukca moralimi bozmustu.Bir seyi tercih edersin ya da etmezsin o seni ilgilendirir ama bizim tercih hakkimiz elimizden alindi o yilarda maalesef.Acik soyliyim liseden sonra ki yillarim oldukca zordu bir de cevre faktoru vardi "ayy duz liseye gecsene, basini acsan ne olcak sanki, sen okumazsan ben okumazsam kim hizmet edicek, veee tabii bir klasik doktora giderken kadin olsun istiyorsunuz" gibi cumleler kuran insanlarla muhatap olmak insani daha da bunalima sokuyordu. Peki simdi ne olacaktim toplumsal statumun geregini yerine getirmeyip cahil mi kalacaktim, kolumda altin bilezigim olmayacakmiydi, yoksa evde oturup kismet mi bekliyecektim! Benim basima gelen son sikti ve asla pisman olmadim cocuklugumda ve genc kizligimda burun kivirdigim evhanimligi meslegine adim attim ve dusundugum kadar kolay yada siğ bir sey olmadigni anladim. Basta kendi yigenlerim olmak uzere su ara lise talebesi olan universite hayalleri olanlara sunu anlatmak istiyorum universite ortami guzel bir ortam degil siniflar kiz erkek karisik islam da bu yok haliyle gunaha gireceksiniz hadi diyelim hic kimseyle konusmadan goz goze gelmeden hicbir erkegin dikkatini cekmeden okulu bitirdiniz (mumkunse tabii!) Okadar okuduktan sonra calismak istiyceksiniz ama islam dinin de kadina calisma izni yoktur ister kabul edin ister etmeyin. "Besikten mezara kadar ilim ogreniniz" diye bir soz vardir.Lise mezunuyum ve oyle de boyle de su zamana kadar ilim tahsil ettigmi dusunuyorum mezun olduktan sonra neredeyse bebekligimden beri icinde oldugum sohbetlere devam ettim nefsimi terbiye etmeye calistim hala da calisiyorum, kuran kursuna gittim kuran_i kerim okuyusumu duzeltmeye calistim,bilmedigim bir cok kissa ogrendim,evlendim medineye gelin geldim cocugumu iyi bir musluman olarak yetistirmeye calisiyorum onunla bende ogreniyorum fark ettim ki ben hala bir ogrenciyim. Bazi yakin arkadaslarima yakin akrabalarima gore degil bu goruslerim ben lise mezunu bir ev hanimiyim alt tarafi ama benim egitimim insaallah ahirette de bana yardimci olacak.Peki hic dusundunuz mu universite de ogrendiklerinizin hic bir yardimi olacak mi? Bazi seyleri cok iyi dusunmek lazim ozellikle hayatinizi etkileyecek seyleri biraz da cevrenizin size dikte ettirdigi gibi degilde muslumanligimizi en iyi yasayabilcegmiz sekilde kararlar vermemiz gerekir.Universte okumazsaniz hic bir sey kaybetmezsiniz size bir cok kisi aksini soyleyecektir ama ben kesinlikle bunu iddia ediyorum okursaniz cok sey kaybedersiniz! Mahsere kadar ilim evet ama nasil bir ilim! iyi dusunun gelin modern cagin bize dayattigi diplomali ev hanimlari degil de hep beraber cahil! kalalim.Ne dersiniz?