Wednesday, September 26, 2012

Anne olmaya dair

Hani bir laf vardir ya anne olmadan anneni anliyamazsin diye hakikaten hayatim da duydugum en doğru laf budur.Annenin bir lafini dinlemezsinde arkasindan duygusal bir kelime gelir illa ki:)  "seni dokuz ay karnimda tasidim ben" diye:)
Anne olunca anladim ki o dokuz ay da neymis. Gazi, uykusuzlugu,  dis cikarma donemi ,yemesi, her seyi birak lohusalik donemi:) dokuz ay bunlarin yaninda nedir ki (tabii sorunsuz hamilelik geciriyorsaniz.)
Yusufun ilk gunlerin de  uykusuz gecelerde kendi kendime derdim ki Allahim ben annemin hakkini nasil oderim..sonra uykularimiz duzene girdi taa ki ilk disimiz cikana kadar  uykusuzluklar ates mizmizliklar..aklima annem geldi yine! :) Allahim ben annemin hakkini nasil oderim
Yurumeye basladi yusuf su aralar oyuncaklariyla oynamak yerine mutfak dolap ve cekmecelerini bosaltmaktan buyuk haz duyuyor :))
Bugun tipki ona kizdigim gibi kizdi bana ayni ses ayni hareket farkettim ki bu cocuk benim yani ne verirsem o ilerde Allah omur verirse delikanli oldugunda ikinci bir ahsen olcak aslinda. ben nasil yetistirirsem nasil egitirsem,ne verirsem o olacak bir birey, annesinin yetistirdigi bir birey.
Bugun yusuf bana kizinca aklima annem geldi  yine uykusuzluklara,hastaliklara
Huysuzluklarima ragmen...beni yetistiren buyuten,seven kadin  beni ben yapan kadin dedim ki
Allahim ben Annemin hakkini nasil ödeyeceğim.

Wednesday, September 5, 2012

Bir varmis bir yokmus

Cocukken en sevdigim masallar prenses masallariydi pamuk prenses,uyuyan guzel,sinderella... kizlar uvey annenin ya da kotu cadinin elinden kurtulur beyazatli prensleriyle sonsuza kadar mutlu yasarlardi. Onlar ersin muradina biz cikalim kerevetine:)
Isin asli ergenlik cagimda bile bu masallara inancim tamdi buyuyunce yakisikli prensim beni bulacakti sonsuza kadar mutlu mesut yasiyacaktik.Sonra yirmili yaslarimin basinda bu dusuncelerim tam tersine dondu ne evlencem ben yaa misss gibi yasiyorum iste annemlerle der oldum kucukken en sevdigim masallar sacma gelir oldu cunku gercek hayatta gozlemledigim  evlilikler pek masallarda ki ne benzemiyor hele izledigim dizilere hic benzemiyor  cunku Izledigim diziler ve filmlerde ki hikayeler ve karakterler de birbirine deli gibi asik bir cift,kiz guzel mi guzeldir oglan yakisikli,sevdigi kizin ayagini yerden kesen bir  romantiktir. sadece kiskancliklar veyahut  ucuncu sahislar aralarina girdigi icin mecburi bir ayrilis ( cunku bizim halk drami sever) sonra ayri kalmaya dayanamayan asiklarimiz dizinin final bolumune dogru kavusur  veeee mutlu son:)
Konuyu fazla uzattigimin farkindayim asil deginmek istedigim konuya gelelim yirmi bes yasinda beyaz atli prensimi buldum hemde beyaz atli prenslere inanmadigim bir donemde  herkesin prensi kendine goredir benim ki hep istedigim hayalini kurdugum prensin ta kendisiydi :) 
Beyaz atli prensi buldum bulmasina peki ya sonsuza kadar mutlu yasiyacakmiydik? Genele yayarsak evet mutlu bir evliligim var cok sukur ama bazen tartisabiliyoruz  her konuda ayni fikirde olmuyabiliyoruz isteklerimiz cok farkli olabiliyor benim bazi kotu huylarim oldugu gibi ayni sekilde saminin de var  ozetlersem yakisikli prensim masallar da ki gibi kusursuz degil. Istiyoruz ki segrettigimiz diziler de ki gibi bir kocamiz (karimiz) olsun  bize cicekler alsin romantik jestler yapsin elimizi sicak sudan soguk suya degdirmesin. Hayatimiz,evliligmiz bir dizifilm degil daha gercekci seylerle mutlu olmayi ogrenmemiz gerek bence eslerimizi taniyip beklentilerimizi ona gore kurmaliyiz.Bir laf vardir hani "yuvayi disi kus yaparmis" bu deyimin evlenince ne kadar dogru oldugnu anladim Kusmek evi terketmek evliligi bitirmek kolaydir zor olan evliligi her sart ve kosulda surdurebilmektir romantik bir kocan olmasa bile:)  Elbette bende isterim kocam ayda bir bana cicek getirsin arada bir suprizler yapsin  ve butun bunlari ben soylemeden yapsin  :) ama bu karsinda ki adami seviyosan bir kavga sebebi degildir olsa olsa arada bir dirdir nedenidir :)) bence dizilerde gordugumuz hayal dunyasinda yasayan kocalari  ya da koca adaylarini birakip gercek dunya da ki prenslerimize bakalim.

♥dip not: elbette konumuzda gecen erkeklerin disinda  romantik erkeklerde vardir  onlari tenzih ederim:)))) ♥

Monday, September 3, 2012

Yusufa dair

Yusuf her su icisinden sonra bir ahhh ceker :) bende ona ahh denmez yusuf elhamdulillah diyorum o bana siritip yine ayni seyi yapiyor. Dusunuyorum bu cocuk boyle yapmayi nerden ogrendi ne sami ne ben su ictikten sonra boyle bisey yapmiyoruz cunku. Neyse bugun mutfakta cayimdan bir yudum aldim ve agzimdan ister istemez derinden  bir ahhhh sesi cikti
Yusufla goz goze geldim o anda ve, bana oyle bir siritti ki :) o mu benden kapti ben mi hala tam emin degilim emin oldugum sey artik her hareketimize dikkat etmemiz gerekiyor cunku  minik biri bizi gozetliyor :)
Bu aralar her seyi o kadar cabuk  ogreniyor ki!
Is boyle olunca bende biseyler ogreteyim cabasina girdim  kitap okumasini sevsin istiyorum bazi sitelerde bir yasindan itibaren kitap okumaya baslayin diyor iki kucuk kitabi var ama okurken pek ilgisini cekmiyor. Bugun legolari takmayi gosteriyorum onunla da pek ilgilenmedi beyfendi :( anladim ki sadece kendi istedigi zaman ve de genellikle gozlemleyerek bir seyler ogreniyor.en cok sevdigi sey her turlu tekerlek :) bir de sokaga ciktimi deymeyin keyfine ondan mutlusu yok.iste yusuftan haberler boyle


Sunday, September 2, 2012

bugun benim dogum gunum

Cocukken en cok istedigim seylerden biri buyuk bir dogum gunu partisi vermekti herkes gelsin bana hediyeler getirsin kocaman bir pastam olsun cocukluk iste:) isin kotusu 2 eylul de  biz hep koyde olurduk yani oyle kocaman partiler olamazdi cunku herkes ist la donmus olurdu daha da kotusu Allah rahmet etsin sevgili nesrin teyzemden  Baska kimse aramazdi o zamanlar uzulurdum tabii sonra buyudum dogum gunleri benim icin cokta onemli olmamaya basladi   ve ne hikmetse dogum gunu tebrikeri almaya basladim :) sonra bir de facebook olayi cikti ulen herkes dogum gunumu hatirliyor ben cocukken nerelerdeydin ey facebook :)) isin sakasi dogum gunlerine hala pek fazla onem vermem  (sevgili esim illa ki hatirlamali ama :)) )                                          son senelerde kimseye ne msj atiyorum ne de ariyorum acikcasi dogum gunu kutlamayi pek mantikli bulmuyorum hele pasta yapip ustune mum yakmak kimse kusura bakmasin biraz acimasiz olcak ama ozentiligin dik alasidir bence. guzel dileklerde,dualarda bulunmak baska  isiklari kapatip iyiki dogdun iyiki  dogdun diye sarki soylemek baska..belki bana bu dusuncelimden dolayi kizacaksiniz ama bir de soyle dusunun hristiyan ve yahudilere benzememek icin sacini uzatan sonra tekrar kesen  Muhammed Mustafa (sav) ise  halimiz ve yasantimizla hristiyan yahudilere benzeyen bizler kimin ummetiyiz acaba!    
Niyetim kimseyi uzmek ve ya kirmak degil bunlar benim dusuncelerim.
Neyse guzel icten dualariniz icin tesekkurker bu aarada en sevdigim dogum gunu mesajim miley&simileyden geldi "bol seyahatli bir yil" amin demeyim de ne diyeyim :))